YANSITILMAYAN YÜK vardır ki işte o yük VİCDANİ YÜKTÜR. İşte bu YÜK EN AĞIR YÜKTÜR. Vicdan, insanın iç benliğinde var olan MAHKEMEDİR, MUHASEBEDİR. Vicdanın verdiği ceza ise AZAPTIR. Buna VİCDAN AZABI denir.
Adil davranmadıkça hüküm vermek ve bu hükmü icra etmek hayır getirmez şeklinde yargılama etiği açısından uyarılarda bulunmaktadır Dava ile ilgili gerekli araştırmayı yapmadan ve dava konusunu iyice anlayıp dinlemeden hüküm vermenin bir faydası yoktur.Hakkı sahibine teslim etmedikçe davayı bitirmek bir anlam ifade etmez.Buna karşın yaptığı işi gösteriş için yapan işini layıkıyla ve iyi niyetle yapmayan hâkimi ise rezil eder. Zira Allah ancak samimi niyetle yapılan amelleri kabul eder.Hakim hüküm verirken kin ve nefret gibi kişisel duygularına kapılmayan kendisine doğru yol gösterildiğinde kabul etmekten çekinmeyen kişisel hırsa kapılmayan şüphe üzerine karar vermeyen azla yetinmeyip ihtilafla ilgili araştırmayı yapan taraflara müracaat etmekten usanmayan, delilleri dikkate alan sorunların çözümünde aceleci olmayıp sabır gösteren övme ve pohpohlamaya karşı zaaf göstermeyen hüküm ortaya çıktığında kararlılıkla uygulayan kişidir.Muhakeme esnasında hakim insanlara karşı gazap ve hiddetten onlara karşı kötü söz ve muameleden işlerin çokluğu nedeniyle asık suratlı olmadan uzak durmalıdır.
Hakimin samimi ve ihlaslı olması gerekir. Allah yargı görevini layıkıyla yerine getiren rızasından ayrılmayan hakimi mükafatlandırır insanlardan gelecek tehlikelerden korur. Zira adalet dağıtmak büyük bir ibadettir. Hakim adaletle hükmeden adaleti hiçbir mülahazaya kurban etmeyen vakar ve istikametle donanmış bilgili ve vicdanlı hakimdir. Hukukçuların sık sık ifade ettiği gibi hukuk bir deryadır. Sürekli araştırmak ve kendini geliştirmek icap eder. Hukuk yüksek bir ilimdir, bilgidir. Bilgisiz hakim, hüsnüniyetli olsa dahi adaleti cehaleti ile katleder. Salt dürüst ve vakur olmak adaletle hüküm için kafi değildir. Zira çok sayıda başka vasıflarında olması gerekir.
Hukukçular göre; hukukçu olmakla, hukuk teknikeri olmak çok farklı şeylerdir. Bu gün gerekli veriler girildiğinde sonuç cezayı hesaplayan bilgisayar programları vardır. Hukuk teknikeri bilgisayar gibi kendisine verileni / söyleneni bire bir uygulayan kişidir. Hukukçu ise -daha önce gerek Mecelle’de, gerekse milletlerarası metinlerde vasıfları belirtilen- vicdanlı, adalet için çalışan, bunun için bedel ödemeyi göze alan ve hakkı ayakta tutan kişidir.Bu vasıflardan vicdanlı olmak çok önemlidir. Çünkü, vicdan yalan söylemez, vicdan körelmemiş, azalmamış veya yok olmamışsa, daima doğrunun yanındadır. Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin vicdan kavramına yer veren çok sayıda kararları bulunmaktadır.Bu her dönemde olduğu gibi günümüz hukukçuları açısından da yol gösterici bir davranıştır. Cesur hukukçular hukuk tarihinin yüz akıdır.