Kişinin cinsel dokunulmazlık hakkının bir başkası yada kullandığı araç vasıtası ile ihlal edilmesi halini eskiden sadece taciz ve tecavüz halleri ile bunlara tesebbusu içeren Kanunumuz , bu suçu yeni giren hali ile en geniş şekilde tanımlamaktadır…
Yani bir kişinin yanağından bir makas almak bile bu sucun varlığına, eylemi gerçekleştirirken ki zanlının niyet hali bu suca vücut verebilecektir.
Şehvet ve Şevkat halleri, her suc da aranan maddi ve manevi unsurlarından,manevi unsura karşılık gelmektedir.
Market de tanımadığınız bir cocugu öpmeniz ve onun annesinin sizin hakkınızda şikayet etmesi halinde hiç beklemediğiniz bir anda kendinizi, şüpheli sıfatı ile Saray olan adliye de bulabilirsiniz.
Yardım etmek maksadı ile 14 yaşındaki bir cocugu sokak da kalmasın diye gece yarısı alıp eve götürdüğünüzde yine hürriyeti alı koyma ve mahkeme aşamalarında verilen ifadelere göre cinsel istismar sucunun ani zanlısı olabilirsiniz.
Yada 100 USD ye bir fahişe ile anlaşırsınız,alem yaparsınız sonra fazla kaldığı süre karşılığı, kadın sizden bir 50 usd daha istediğinde ya da cagırdıgı taksi parasını size yüklemeye çalıştığında ve siz de karşı koyup ilk anlaşma şartlarını aykırlık var dediğiniz anda bu sucun faili olabilirsiniz..
Küçük yaş da kızını,evlendirmek için satan aileleri de unutmamak gerek . İşi paraya döken bu ailelerin bir kısmı kızı verdikten sonra gidip maddi durumu iyi olan aileyi şikayet edip şantajla da para koparmak sureti ile bir çok damadı baba olduktan sonra kanuni şartlar sebebi ile cezaevlerine tıktırabilmektedirler.
Son günler de Çocuk cinayetleri ve bunların haber ediliş şekilleri bize olağan üstü enteresan geldi..Ağır Ceza Mahkemelerinin dava listelerini duruşma günü izlediğinizde bölgesel farklılık gösterse de çoğu yargı çevresinde %50 oranın da cinsel istismar sucunun varlığı görülür. Yıllardan beri gelen bu varlık hali hiçbir zaman cok acıklı ve korkunç içerik olmadan haber konusu bile yapılmazken tüm kanallar da sürekli olarak çocuk kayıp ve cinayet haberlerinin sadece haber niteliği taşımadığını aklımıza getiriyor..
Kısas,eyleme karşılık aynı eylemle veya benser eylemi gerçekleştiremeyecek sekılde uzuv kaybına yol açacak sekılde ceza verılmesı anlamı taşır…Uygulanan Hukuk sistematigine yöntem farklılıkları içerir.
Modern Hukuk anlayışında hiç kimse suçlu dogmadıgı gıbı bir köpeğin bile eğitilerek bomba uzmanı ,narkotik uzmanına dönüştüğü 150 komutu anlayabildiği zamanımızda suçlu tipolojisinin de topluma kazandırılabileceği rehabilite olabileceği şeklinde gelişmişdir.
KASTRASYON dediğimiz husus bir cezalandırma sekli değildir. Bu tıpkı taamuden adam öldüren bir kişinin taamudu gerçekleştirdiği zihninin ilaçla uyutulması hali ne karşılık gelir. Yani tüm suçlar önce zihinde gerçekleşiyorsa o zaman tüm suçluların zihnini ilaçla etkisizleştirerek onları sıfır değere düşürelim gibi sapıkça düşüncelerin de ortaya çıkması sonucunu doğurur
Cezaların şahsiliği ilkesi gereğince kimyasal mudahele sanık hakkında ileri ki yaşam döneminde evlenip çoluğa çocuğa karısmak istemesi halında arızalı sperm hücrelerinden oluşma ceninlerin de ortaya cıkmasına yol verecek bu sekılde doğan çocuklar da cezalandırılmış olacaktır.Bu durum ise en genel ilke olan cezaların şahsiliği ilkesi ile bağdaşmaz.
Cezalandırılmak maksadı ile kimyasal uygulanan sanık daha sonra ki yaşam döneminde tıbbı boyutlardaki gelişme ile birlikte testorejen katkısı sağlamakta ve normal halına dönüşebilmektedir. Bu halde cezalandırmanın amacını şekil olarak var gözükse bile amaç olarak ortadan kaldırmaktadır.Cinsel açlık hali ile normal hayata infaz edilmiş olarak dönse bile potansiyel suç işleme ihtimali arttırılmış olmaktadır.
Yine Sucun failleri ve işleniş şekilleri farkılıklar göstermektedir. Pedofili hastası birisi bunun faili olabilirken eğlenceye düşkün ya da iftiraya uğramış bir kişinin de sucsuluğunu ispat edememesi hali ile de mahkum haline dönüşebilmektedir.İfitraya ugramış ve fakat ispat edememiş kişi yeni suçlu tipi ile potansiyel olarak aramızdaki yasama dönmektedir.
Anayasa ile teminat altına alınmış vücut örneğinin alınamaması kişinin musaadesi olmadan deneye tabi tutulamaması ve dışarıdan ilaç bile verilememesi halleri göz önüne alındığında böyle bir cezalandırmanın hukuk sistemimiz ve mantığı ile bagdasmadıgı ortaya çıkacaktır.
Böyle bir cezalandırma sekilinin varlığı halinde sucun ortadan kalkması gerekırken ılk uygulandığı ülkelerde bıle sucun varlığı devam etmektedir. O halde ceza sistematiğinde infaz seklını değiştirmek yerine infaz edilebilir oranı arttırmak bu suçla mücadele de etkin olmaya daha cok hizmet eder.
Bir başka açıdan bakıldıgın da ,Çocuğun kaçırılması anne ve babasının gözetim ve denetim görevinin de yerine getirilmesi ile alakalıdır.3 yaşındaki Bir çocuğu AVM de kendi başına bırakıp kuyumcu kuyumcu gezen annenin sorumluluğu hiç yoktur diyemeyiz..Ya da Saldım çayıra mevlam kayıra şeklinde 5 yasındaki çocuğu sokakta yalnız basına bırakan zihniyetin de sorumsuzluğu asıl failler kadar olmasa da sorumluluğu yoktur diyemeyiz. Niye bazı anneler cocuklarını okul önlerine gidip bizzat alırken diğerleri almıyor?
Tüm bu açıklamalar doğrultusunda, pozitif hukuk açısından değerlendirildiğinde, bu denli ağır bir cezayı düzenleyen yönetmelik hükmü, bu haliyle; suçta ve cezada kanunilik ilkesine (AY m.38/3), kimyasal kastrasyon kanunda yazılı olmadığından ve tıbbi zorunluluk sayılamaya- cağından kişinin rızası olmaksızın vücut bütünlüğüne dokunulamayacağı ve tıbbi deneylere tabi tutulamayacağını düzenleyen hükme (AY 17/2), işkence ve insan onuruna aykırı cezaya çarptırılma yasağına15 (AY 17/3), temel hak ve özgürlüklerin özlerine dokunulmaksızın ancak kanunla sınırlanabileceğini öngören hükme (AY 13) aykırıdınu doğurur.
Genel olarak da bakıldığında bu haber ve veriliş şekillerinin , ceza hukuk sisteminde kısas düşüncesi ile siyasal tercihin oluşturulması cabası taşıdığı ortaya çıkmaktadır.
