Dünya kupası tüm hızıyla devam ediyor. Tüm kıtalardan yüz milyonların takip ettiği turnuvanın son 16 turunda çok heyecanlı maçlar izledik. Başlangıçta sıkıcı başlayan turnuva her maçtan sonra daha heyecanlı bir hal aldı. Turlar geçildikçe seyir zevkinin daha da artacağını düşünüyorum. Son 16 ve daha sonrasına dair beklentilerimi paylaşayım.
İlk eşleşme Uruguay – Fransa. Daha önce turnuva başlarında belirttiğim dört şampiyonluk adayım erkenden karşılaştı. Uruguay söylediğimiz gibi sert savunması ve dünya çapında 2 süper yıldızıyla sonuca gidiyor. Portekiz eşleşmesini tamda bu şekilde geride bıraktıklarını söyleyebilirim.Oyuncularından maksimum verimi alan Tabarez turnuvada Göze batan hocalardan birisi. Bir dezavantaj söz konusu Cavani sakatlığı sebebiyle oynayamama riskiyle karşı karşıya.
Fransa için oyun içerisindeki savrukluk devam ediyor. Deschamps ve öğrencileri oyun içerisinde çok ciddi bir planı uygulamaktansa çabuk oyuncularla sonuca gitmeyi tercih ediyor. Yerleşik savunmaya karşı çok etkili değiller. Fakat geçen yazımda belirttiğim gibi 19 ve 20 li yaşların başında olan Dembele,Mbappe,Pavard,Mendy,Lemar gibi oyuncular en az 5-6 büyük turnuvada daha izlenebilecek oyuncular. Bu yaşların yanına takımın tecrübelisi olarak sahaya çıkan Pogba,Varane,Umtiti(25) Kante,Griezmann (27) yaşında olduğunu hatırlatalım.Mbappe öyle hızlı bir oyuncu ki Arjantin maçında depara kalktığında ne Mascherano ne de Rojo Faul yapmak için bile çok zor yetiştiler sonuç penaltı oldu .Mbappe’nin Uruguay defansını aşma ihtimali Fransa’nın en büyük kozu olacak.Favori Fransa.
İkinci Eşleşmemiz Brezilya-Belçika. Diğer adaylarım olan bu iki takımdan Gönlüm Belçika’nın üst tura koşması. Bu jenerasyonun bunu hak ettiğini düşünüyorum. Bu esnada Brezilyaya haksızlık etmek istemem fakat özellikle Jesüs ısrarını anlayamıyorum. Firmino’nun oyuna girdikten sonra daha akışkan oynayan Coutinho-Neymar-Firmino bağlantısını herkesin söylemesine rağmen her maça Jesusla başlamak nedendir bilinmiyor. Küçük bir detay; Herkes Neymar dese de Esas parlayanın Coutinho olduğunu söylemek isterim. Fakat Ne olursa olsun bu eşleşmenin Favorisi Brezilya.
Üçüncü Eşleşme İsveç- İngiltere. Bu eşleşme İngiltere’nin makûs penaltı kaderini yenip geldiği eşleşme. Southgate Kendisi de bu kâbusu oyunculuğu döneminde yaşamıştı hatırlarsanız. Bu kez kabus görmediler. Ancak bu futbolla ve sahada sadece yürüyen Sterling kendine gelmeden çok şansları olmayacak. En büyük koz Kane (6 Şut,6 Gol) ve sanırım şimdiden Gol krallığını garantiledi. İsveç İbrahimoviç olmadan geldiği turnuvada çok iyi iş çıkardı. Oynadıkları oyuna özetle “orantılı” diyebiliriz. Ellerinden geleni yaptılar ve bundan sonrası için eleştirilmeyeceklerdir. İkonik bir 4-4-2 oynuyorlar. Forsberg üzerinden İsviçre maçında merkezi çok zorlayamadılar. Fakat bu bağlantı ile ofansif olarak Toivonen,Berg anlaşması fena değil ama yarı final için yeterli olamayacak gibi.
Dördüncü Eşleşme Rusya-Hırvatistan. Burada çok net favori Hırvatistan. Ayağa oynayan sakin yapısı, orta sahadaki Rakitic,Modric ikilisi ve bu ikiliye uyum göstermeye çalışan bir takım var. Arjantin için yapılan eleştirilerin tam merkezinde bu var. Elinizdeki kadro Messi için mi oynayacak, yoksa Messi tüm takım için mi oynayacak? Hırvatlar yıldızlarıyla birlikte takım olabilmeyi başarabilen bir takım. Bunların dışında Badelj,Kovacic,Lovren,Corluka ve özellikle sol bekten resmen oyun kuran Strinic fark yaratıyor.Rusya ev sahibi olmanın avantajı ve enerjisiyle buraya kadar geldi.Bu nokta onlar için yeterli diye düşünüyorum.Genç bir yıldız kazandılar Golovin.Ekonomisiyle,renkli hayatlarıyla, turnuva elçisi Victoria Lupryeva’nın elinden geldiğince tüm taraftar gruplarıyla ilişkisi , iklimi ve hava durumuyla Rusya iyi bir ev sahipliği gösteriyor.
Son olarak; Bazı değişkenler olsa dahi turnuvanın en net yıldızı VAR sistemi. Hakemlerin her maç yardımına başvurduğu Var sistemi belli ki ilerleyen yıllarda tüm dünyada yaygın şekilde kullanılacak. Hoşçakal Tanrının Eli!
İlker Arsal KAPLAN
