Uzunca zamandır bazen başkalarının sözleriyle çokça da kendi yazdıklarımla seslendim içinde yaşadığım topluma.
*
Kimseyi ayırmadım, dışlamadım. Gördüklerimden, duyduklarımdan, hissettiklerimden yansıyan çok şeyi kelimelere döktüm.
*
Birileri yanmadan karanlıkların aydınlanmayacağının farkındaydım.
*
Bir şeyler ters gidiyordu ve mutlaka değişmeliydi,
*
Şair ruhların asla susmaması gerektiğine inanıyordum.
*
Mehmed Emin Yurdakul’un unutulmaz mısralarındaki gerçeği haykırdım hep:
“
Bırak beni haykırayım, susarsam sen matem et.
Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet,
Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir.”
*
Sesim toplumda ne kadar karşılık buldu? Ölçecek konumda değildim; ama söylediklerimin çoğunun bir kayadan yansıyan ve bana dönen seslerden öte bir işe yaradığından kuşkuluydum.
*
Kuşkularımı pekiştiren bir notu, değerli arkadaşım Osman Aydoğan’ın bir paylaşımında gördüm.
&&&
Yakup Kadri Karaosmanoğlu,1926 yılında Ahmet Haşim’e yazdığı bir mektupta dönemin Batılı şairlerinden Henri de Regnier’den söz eder.
*
Regnier, kendini tanımlarken şöyle der:’Ben suya taş atan adamım’
*
Yakup Kadri, şairin sözünü şöyle açıklar:
*
“Buradaki sudan maksat, kamuoyunun ruhu değil midir?”
*
“Şair, havuz kenarında eğlenen bir çocuk gibi…Suya taşlar atıyor ve her taş, kendi ağırlık ve büyüklüğüne göre birtakım halkalar açarak sesler çıkararak suyun dibine dalıyor. “
*
Ve bir kıyaslama yapar Yakup Kadri:
*
“Ey Türk şairi!
Senin taş attığın yer ise hiç dalgalanmayan ve hiç ses vermeyen karanlık ve ıssız bir boşluktur. “
*
Senin taş attığın yer ise, öyle bir kör kuyudur ki ne daireler çizer sana, ne de ses verir.” diyerek bitirir mektubunu.
&&&
Şu kitap yazma, bunu okurlarla paylaşma sürecinde bir kez daha anladım ki ozanlık, yazarlık Ferhat’ın dağları delmesinden de zor iş.
*
Anladım ki-yakın saydıklarım, sandıklarım dahil-toplumun vicdanı, duyguları, önyargıları, basit keyifleri, Ferhat’ın külünküyle balyozuyla dize getirdiği kayalardan daha sert.
*
Anladım ki arkadaşların %90 ‘I gerçekten sanal..
*
Anladım ki-ufak istisnalar hariç- yiğitlerin tümü, inandıkları değerler adına, FACEBOOK siperlerinin ardından, müthiş bir gayretle cenk ediyorlar…
*
Ne diyeyim ki dostlar:
*
Gazanız mübarek olsun ..(!).
SALİH ALTUN