BOZULMAYAN ORTAKLIK
SUÇ ORTAKLIĞI…
Ortaklık, bir gayeyi gerçekleştirmek için birden fazla kimsenin, emek veya sermaye birikimini ortaya koyma faaliyetidir
Bazen mirasçı gibi doğuştan gelen özellikler ile yada önceden varolma iradesi tesis edilene girme seklinde, olabileceği gibi kurucu irade olarak da bizzat tesis edilebilir..
Amaç ortadan kalktığında kendiliğinden ortaklık sona erebileceği gibi anlaşamama sebepli olarak da sona erebilir…
Suç ortaklığı hariç..!!
Bu ortaklık da Öyle bir sadakat vardır ki yek diğerini ele vermez verse kendisi i de gidecek.. Ortaklığa ölümüne olacak şekilde ahde vefa vardır..
Suç ortaklığı aynı zaman da bir çalışma şeklidir.. Zerkettiğin suç ortaklığı ile SS kuralı şeklinde elinin altında 3. kişiyi çalıştırır durursun..
Bireysel anlamda bu olayları gerçek hayatta, roman da, tarihde, filleri ile fail le ri cürümleri ile birlikte okudukta; son 20 yıldır Kurumsal olarak varlığına da görmediğiniz şekli ile şahitlik ediyoruz..
Çeteciler, çalışma şekli olarak gruba son dahil olana geldiği anla birlikte mensubiyet şuuru ve bırakıp kaçma güdüsünü ortadan kaldırmak için ilk icraatı onun üzerine yüklerler… Hadi bakalım bırakıp gidebilirsen git..Suçun ufagı büyüğü yok..
Siyasette kullanılan ana tema, 22.4.1983 tarihli 2820 sayılı siyasi partiler yasasıdır.. Emir komuta zinciri dahilinde en üsttekinin, en alttakini belilrlediği en alttakinin de bunun karşılığı en üsttekine onay verdiği, “sistem mantığını” öngören bu ucube yasa temiz iradeleri, yetişmiş insan gücünü dışarıda eleme yapa yapa günümüze kadar gelmiş ve elek üstü olarak salt “değnekçi” modelin i ortada bırakmıştır.. Bu değnekçiler öyle bir iradi yapıya sahip olurlar ki “yasa cıkaralım ömür boyu baskanımıza, genel başkanlık hakkı verelim ” yada başkanın peygamber özellikleri var” diyecek kadar da düşünce yetilerini yitirirler..
Neden? Bu sadakatın bedeli her insan da kafatası varsa içinde beyin vardır. Kuralının, düşünce gücü kalmayan bendendir ana kuralına dönüşmesidir.. Bu kural ki “genel başkan Otoritesinin” mutlaklığına, tartışılmazlığına ve allahlaşmasına katkı sağlar..
Düşünen insan memursa, üniversite de alimse, siyasi partiye üye olma yasaklılığı kuralı ile genel başkan ın önüne zaten temiz bir ortam sağlanıyor.. Hasbelkadar işçi, serbest meslek erbabı, esnaf gibi emeği ile para kazanıp aile geçinmesini sağlayanlar içinden, muhalif olanlar cıkarsa onları dava edilemez ihraç kararları ile temizliyor.. Yada referanslı geldiği esnaf odası, işçi sendikası gibi meslek kuruluşlarından terbiyesini yada terbiyelisini istiyor.Siyasi parti bu toplumun her katmanından insanı olacak ki hukumet olma yeteneği olsun..
Adına dava dediği meğerse” yeme davası” olduğu sonradan anlaşılan kendi yanındaki, üst kurulun üyelerinden” vicdan bulaşığı” kalanlar soysuz uygulamalara “hadi be” deme cesaretini göstersinde görelim.. Gösteremezz!! …Tabiri caizse ” O boku yemeseydi”belki dikilme cesaretini gösterecekdi.. Ama hiç bir şey yapmadıysa” yakınını işe soktu,” masum gibi gözülen krediyi” yakınına çıkarttı”,” sarı gacıyı otele soktu ” ya da önceden yaptığı falsoya ait kayıtlar bilgi havuzunda duruyor..” Dikilde gör ebenin damını”.Genel başkan istemezse sktir olup” gidemezsin bile . “HIRSIZLIK DÜZENİ “kolay kurulmadı Masumlar dışarıda kaldı. Hırsızlar suça ortak oldu.. Düzen hepsine şahit ama adı üstünde düzen sahip olduğu düzeneklerle var.. Kendi ni mi inkar etsin? Patagonya da bir karakol komutanı vardı.. Karakol komutanında bir hastalık vardır” Define hırsızlığı “Sksen vazgeçmez.. Adam işi öyle ilerletmişdi ki toprağın yapısını gördüğü an oranın bir kalıntı şehri olup olmadığı anlardı..Görev yaptığı köy karakollar rında sabıkası olann askerlere kolluk nöbeti yazıp yanına alırdı.. Onlara çok mezar kazdırdı.. Çok kız kaçırma, hakaret darp gibi suçlarda patagonya kanunları yerine parasını alarak barıştırma bahanesi ile kendi kurallarını uyguladı.. Söylentiye göre bir keresinde devletin müzesini bile soymuştu.. Yıllarca bu şekilde saltanat süren başçavuş, hrlal süt emmiş birisine den k geldiğinde hırsızlık düzeninin çarkına çomak sokulmuş oldu mu? Oldu.. Şimdi boncuk örüyor..
Siyasi partiler uasası hırsızın hırısza ortaklık ederek ses cıkar madığı, muvafaakat verdiği SUÇ ORTAKLIĞI na dönerek bizzat düzen i bozan çark oşmuştur.. Bu çarka çomak sokacak bir babayiğit arıyorumm…
Torun Halili