ALDATILDIM
Erdoğan “Aldatıldım”
Akşener
“Pişmanım”
Kılıçdaroğlu
“Hatalıyız, helalleşelim”
Türk Devlet yaşamının en önemli figürlerinden
Tasavvuf erbabı Şeyh Edebali damadı Osman a Ne dedi?
“Acizlik bize hata bize hoşgörü sana” dedi..Yani devlet yöneticisi yada yönetme iddiasında olan hata yapmaz..
Özet olarak “”Makamda oturan sensin aklı ile hareket edip duygularına göre davranmayacaksın, akıl her şeyin kilididir..” demiştir.
Makamda oturan kişinin hata yapma lüksü yoktur. O tüm milletin ortak aklı ortak iradesidir.
Yediğine içtiğine dikkat edeceksin. 1000 düşünüp bir yapacaksın..” Boğaz dokuz bogum” her boğumda, söz çıkmadan beklete beklete söyleceksin ki söz ağzından çıkana kadar senin esirin çıktıktan sonra, sen sözünün esirisindir.. Sözünün esiri olmayan lider,lider değildir..Bulunduğu kabın şeklini alan, su misali olur. Şekilden şekile, kalıbdan kalıba girer ki makbuliyeti yoktur..
Düşmanı bol Türk’ün tarihinde devlet başkanlarına, Sadrazam lara suikastler düzenlenmiş tir. Düşmansız anın olmadığı tarihde, saray entrikaları, zehirler, hançerlemeler oşmuştur. Atilla bir bakirenin zehirine kurban giderken, Nizamımülk bir hançerle, Hasan Sabbah ın militanlarına kurban verilmiştir. Kardeş zehirlemeleri, bebek bog durmaları, neredeyse kraliyet ailesini dölsüz bırakacak şekilde uygulanmıştır..
Tüm bu hareketlerin tek bir özelliği vardır.. Bireyselden öte gidememiştir..
“Çeteleşme “seklinde isyan olaylarında dahi” kişisel yetenekleri “olan kişilerin, açık aleni bir sekilde, saldırganlıkları olmuş ama hep bir kişinin elimde bir kerelik olacak sekilde somutlaşarak ortaya çıkmıştır.Fetö hariç..
Bütün sol görüşlülerin bildiği, Hablemitoğlu nun konuya ilişkin yazdığı kitaplara ragmen, Fetö organize bir şekilde, devletin kurumlarını ele geçirmiş, kural koyma yetisini kazanmış, içten içe gizli selam, söyleşi ve işaretlerle haber ağı oluştururken, zulum ağında cumhuriyet çocuklarını kıyma makinası şekline dönüştürdüğü kurgusal suç isnadları ile de çalışma sahasını kendi lehine sürekli genişletmiştir.
Ta ki 15 Temmuz 2016 tarihinde silahlı örgüt niteliği kazanıcaya kadar saha da açık veya gizli şekilde bulunmuştur.. Burnumuzın dibine ladar girmiş ve devletin kurallarıle bir çok kişiyi binlerce kez magdur etmiştir.. Erdoğan” ne istedilerse verdik “dedi sonra da” Aldatıldım” diyerek niye verdiğini gerekçelendirdi..
Peki Meral Akşener, me yaptı? Kanı ile tarih yazan bir nesli içinde barındıran MHP nde çeşitli kereler vekillik meclis baskanlığı gibi görevlerde bulunmuşdu.. Alpaslan Türkeş in ölümünden sonra olaylı bir kongre neticesinde genel başkan olan, emanetçi olarak gözüken, kendi kişisel yeteneklerinden ziyade çevresel etkilerle, diğerinin olmaması düşüncesi ile genel başkanlık koltuğuna oturan, Devlet Bahçeli nin her kurultay da karşısına güçlü/zayıf aday çıkarak, genel başkanlığı, liderliğe dönüştürülmüştür.. Hatta kongrelerde, oylamada sayısal tehlike gözüktüğünde, aday sayısı 1 arttırılarak, rakibin gücü kırılmış ve genel başkanlık bırakılmamıştır.. Her kongre de rakiplerin kaybı, parti içi fokurdama katsayısı nı artırmıştır.. Partinin, AKP karşıtlığı, Evet e karşı Hayırcılığından, Ekmek için Ekmeleddin denerek Erdoğan a karşı karınca çıksa desteklenmesi anlayışından bant değiştirerek, Erdoğan hayrancılığına dönüşü, parti içi muhalefeti, dindirilmeyecek şekilde bir araya getirmiş ve bütün kelle basları bütünlük içine dönüşmüşken, kongre sürecinde aktif muhalefetin kaçarak, parti yi muhalefetsiz bırakıp, Devlet Bahçeli ye sorunsuz bir yönetim şeklinde hediye ettiğini gördük.. Bu hediyeleşme sonrasında, ülkücü değerlerle çatışma oluşturan, uygulama söylem ve oluşturulan birliktelikler, ülkücülerin birbirine küfür ve hakaretlerini sebeplendirirken, saygıda mecburiyet düstürününsa, gözardı edildiğini gördük.. En son iyi parti kongresine, gelinceye kadar… Ülkücülerin sırtına, basa basa organizmayı oluşturmuş,zaman ayarlı kademeli ve çaktırmadan da il yönetimleri, Gİk yönetcileri, vekiller gönderilerek, devşirme bir yapı oluşturmuştur.. Görünürde 2 ülkücü parti var. Biri Atatürk değerlerinden sapmış diğeri ana ekseninden.. Ortalıkda bozkurt duruşunu gösteren, partili yerine, sadakat gösterisine düşmüş, özgürlüğün timsali ehlileşmeyen kurt, yerine sirk gösterilerinin, figüranları kalmıştır..
So n kongre konuşmasında Akşener, “hatalıyım” diyerek hatasını Kılıçdaroğlu vekillik talebi ile küçültmeye çalışmıştır..
Kemal Kılıçdaroğlu, gerek CHP içinde kendinden önceki neslin yanlış tutumları sebebi ile ikna odaları, başörtüsü ve 28 Şubat sürecinde faillere siz kimsiniz? diye sorulmamasının bedelini ödememek için, yemekde bile oturmayacagı adamlarla, bir araya gelmiş, karşı zihniyet devriminin, gelişini engellemek için devrimin geri dönülemez sekılde, geldiği noktada” adalet yürüyüşü” ile toplumun vicdanında yer edinmişti. Ta ki apla, onun da liderliğini tartışılır hale dönüştürecek şekilde yokluğunda, imamoğlu ile sahne alıp sarıldığında, adaylığının bile sinerjisi kaybolmuştu.. Yanlız başına girdiği seçim çalışmalarında, masanın ortaklarının, sahada giydirilmiş bir aracı görünmeden, parti köy çalışmaları yapılmadan, balon gibi önceden şişirilmiş, güven getirici yanlış anket sonuçları ile oy verecekleri kaçırtan söz ve eylemleri kaybedilmiş bir seçimi bizzat kendisi ortaya çıkarmıştır..
Evet Türkiye deki muhalefetin de iktidarın kumaşı ingiliz kumaşı olsa da kalın ense, kısa boy, şiş göbek Türk tipolojisine bu kumaş uymamaktadır..
Geldiğimiz nokta milletin iradesi ile uyuşmayan kapladıkları makamla bagdaşmayan hata yaptım aldatıldım özür dilerim le bağışlanmaz eylemlerin failleri, ne yazık ki batılılarca kurban seçilen ve 1990 dan beri defalarca açıkça dile getirilen, TC in de devlet yönetme iddasının yer aldığı Türk siyasetinin düşürüldüğü hal budur..
Yeni kahramanlar bekliyoruz. Sahte olmayan, giydirilmiş kostümlü olmasın lütfen
Torun Halili