2025 yılında piyasaya çıkacak olan Bahsegel yeni kampanyalarla geliyor.

Kolay giriş için kullanıcılar Bahsegel adresine yöneliyor.

Türkiye’de lisanslı yapısıyla güven kazanan Bahsegel markası öne çıkıyor.

Gelecek yılki sürüm olan Paribahis yeni özelliklerle geliyor.

Güvenli yatırım yapmak isteyen kullanıcılar için paribahis güncel giriş vazgeçilmezdir.

Cep telefonlarından kolay erişim için Bahsegel oldukça tercih ediliyor.

Adres engellemelerini aşmak için Paribahis kritik önem taşıyor.

Adres engellemelerinden etkilenmemek için Bahsegel güncel giriş düzenli olarak takip edilmeli.

Ekstra kazanç için oyuncular virtual-museum.net seçeneklerini değerlendiriyor.

Hafta içi sürprizlerini değerlendirirken bütçe çizgimi ve Bettilt giriş oranlarını tutarlı tuttum.

Yüksek güvenlik önlemleriyle Bettilt kullanıcılarını korur.

Adres güncellemeleri düzenli takip edilerek bahsegel giriş üzerinden güvenli bağlantı kuruluyor.

Avukat Borçluyu Telefonla taciz edemez

0
58

AVUKAT, BORÇLUYU TACİZ EDEN MESAJ, ÖDEME MEKTUBU, TELEFON AÇARAK TACİZ EDEMEZ

TBB DİSİPLİN KURULU KARARI
T.19.09.2015
E.2015/571
K.2015/788

“Gerek uyarı mektubunun gönderildiği 06.07.2010 ve gerekse SMS’in gönderildiği 23.07.2010 tarihinde mevcut bir takip olmamasına karşın takip yapıldığının bildirilmiş olması, gerçek borçlu ile muhatap olunmayarak babası Şikâ-yetçinin ödemeye zorlanması (ki borç Şikâyetçi tarafından ödenmiştir) genel hukuk ilkeleri ile bağdaşmaz, nasıl ki cezaların şahsiliği ilkesi varsa borçların da şahsiliği ilkesi vardır ve gerçek borçlu ile muhatap olunmalıdır.”
(Av. Yas. m. 34, 46, 134, TBB Mes. Kur. m.3, 4)

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Şikâyetli avukat hakkında “Müştekinin oğlu O.K.’nın müvekkili … Ltd. Şti.’den
satın aldığı maldan dolayı 1.500,00 Türk Lirası borcu nedeniyle önceden usulünce
bir uyarı yazısı göndermedikleri ve icra takibi de başlatmadıkları hâlde, müştekinin
cep telefonuna 23.07.2010 tarihinde gönderdikleri mesajda, oğluna yönelik
olarak “Bugün ödeme yapılmadığı takdirde hakkında yakalama emri yazılacaktır,
ayrıca evinde de haciz işlemi gerçekleştirilecektir, evde bulunmaması halinde kapı
çilingirle açılıp polis eşliğinde eşyaları alınacaktır.” şeklinde ifadeler kullandığı
ve 1.500,00 Türk Lirası borca karşılık 5.000,00 Türk Lirası talep ettiği” iddiasıyla
yapılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin
edilmiştir.

Şikâyetli Avukat vekilleri savunmalarında ve itirazlarında özetle; şikâyetçinin
oğlu O.K.’nın … Ltd. Şti’den bilgisayar ve çeşitli donanımlar satın aldığını ancak
borcunu ödemediğini, şirket tarafından borçlu aleyhine işlemlere girişilmesi için
bononun müvekkillerine gönderildiğini, müvekkillerinin bürosunda takip elemanı
olarak birçok kişinin çalıştığını, bu kişilerin kendilerine tevdi edilen dosyalarla
ilgili önce borçluyu ödeme yapmaya davet ettiğini, ardından ödeme yapılmazsa
icra takibi başlatılması için gerekli işlemleri ikmal ettiklerini, müvekkillerinin
böyle bir SMS gönderilmesiyle ilgili talimatı ya da bilgisi olmadığını, takip elemanlarının
tamamen kendi inisiyatifleriyle mesajı gönderdiklerini, mesajın mü-
vekkilleri adına kayıtlı bir telefondan değil, takip elemanlarından birine ait olan

bir telefon hattı üzerinden gönderildiğini, TCK’ya göre ceza sorumluluğunun şahsi
olduğunu, müvekkillerinin mesajın gönderilmesinde katkısı ve kusuru olmadığını,
mesajın teknik anlamda borçlunun ihtarı ve ödeme yapmasının istenmesi
mahiyetinde olduğunu, müvekkillerinin iddiaya yönelik hiçbir eylemde bulunmadığını,
çalışanlara bu doğrultuda herhangi bir talimat da vermediğini bu yolla haksız
kazanç elde edilmediğini, şikâyetçi tarafından borcun tamamının ödendiğini,
şikâyetçi ile 18.04.2011 tarihli protokolün imzalandığını ve belirlenen ödemelerin
muntazaman yerine getirildiğini, ayrıca şikâyetçinin … 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne
sunduğu dilekçe ile şikâyetinden vazgeçtiğini, borcun tamamının şikâyetçi
tarafından ödendiğini, asıl borçlu yerine babası ile iletişime geçilmesi gerekçesine
dayalı kararın kabulünün mümkün bulunmadığını belirtmiştir.
İncelenen dosya kapsamından; Dosyanın Kurulumuza daha önce intikali üzerine
28.09.2014 tarihli ve 2014/440 Esas, 2014/649 Karar sayılı kararla Baro Disiplin
Kurulu kararının Avukatlık Yasası’nın 137. maddesi gereği bozulmasına karar
verildiği,

Şikâyetli avukatın disiplin kovuşturmasına konu eylemi nedeniyle … 7. Ağır
Ceza Mahkemesi’nin 2011/240 Esas sayılı dosyası ile “Görevi Kötüye Kullanma”
suçundan yapılan yargılama sonucunda 15.05.2012 tarihli, 2012/138 Karar sayılı
kararla şikâyetli avukatın beraatine karar verildiği, kararın 23.05.2012 tarihinde
kesinleştiği,

Mahkeme’ce “Sanığa ait olan cep telefonundan icra takibi başlatılmadığı halde
23.07.2010 tarihinde ödeme yapılmadığı takdirde yakalama emri yazılacağı ve
evde haciz işlemi gerçekleştirileceği bulunamaması halinde kapının çilingir ile açı-
lacağına dair ihtar niteliğinde bir mesajın gönderildiği, her ne kadar gönderilen
mesaj sanığın kullandığı cep telefonuna ait ise de bahse konu mesajın sanık avukatı
tarafından gönderildiği hususunun somut ve kesin deliller ile saptanmasında
zorunluluk bulunduğu, sanık avukatın aynı zamanda yanında çalışan kişilerin de
bulunduğu bildirdiği, bununla birlikte olay değerlendirildiğinde mesajı bir baş-
ka kişinin gönderme ihtimalinin de bulunduğu, bu durumda sanık lehine olarak
bir şüpheden bahsedilebileceği, şüphenin bulunduğu yerde ise evrensel bir hukuk
prensibi olan şüpheden sanık yararlanır ilkesi ve masumiyet karinesi gereğince
mahkûmiyet hükmü kurma olasılığının bulunmadığı, bütün bu nedenlerle sanığın
atılı suçu işlediği yönünde hakkında mahkûmiyetine yeterli somut, her türlü kuş-
kudan uzak, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği” gerekçesine göre beraat
kararı verilmiş olduğu,

Şikâyetçinin cep telefonuna 23.07.2010 tarihinde gönderilen mesajda “Bugün
ödeme yapılmadığı takdirde hakkında yakalama emri yazılacaktır, ayrıca evinde
de haciz işlemi gerçekleştirilecektir, evde bulunmaması halinde kapı çilingirle açı-
lıp polis eşliğinde eşyaları alınacaktır.” sözlerinin yazılı olduğu,

Şikâyetçinin oğlu gerçek borçlu O.K.’ya gönderilen bizzat Şikâyetli avukat tarafından
imzalı 06.07.2010 günlü yazıda “icra takibinin başlatıldığının” ve mesajda
yazılı sözlerin aynının yazılı olduğu ve borç miktarının aslı alacak 1.615,00 TL,
işlemiş faiz 3.065,00 TL olmak üzere cem’an 4.970,00 TL olarak bildirildiği,
Borcun O.K.’nın şikâyetli avukatın müvekkili … Ltd. Şti.’den yapmış olduğu
1.750,00 TL tutarındaki alışverişten kaynaklandığı, borcun borçlu O.K. tarafından
imzalı 17.03.2009 tarihli bonoya bağlanmış olduğu,

Taraflar arasında 18.04.2011 tarihli protokolün düzenlendiği, buna göre tarafların
17.03.2009 vade tarihli bonodan kaynaklanan alacağın 2.000,00 TL ödenmesi
ile sona ereceği konusunda, şikâyetçinin 20.05.2011, 20.06.2011, 20.07.2011,
20.08.2011 ve 20.09.2011 tarihlerinde 400,00’er TL ödeme ile ödemelerin eksiksiz
tamamlanmasını müteakip 17.03.2009 vade tarihli bononun borçluya iade edileceği
konusunda anlaştıkları,

Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde herhangi bir cezanın bulunmadığı,
Şikâyetli avukat vekilinin 21.04.2015 kayıt tarihli itirazında özetle; TBB Disiplin
Kurulu’nun savunma hakkının uygulanmasına ilişkin bozma gerekçesinin
yerine getirilmediğini, SMS’in büro takip elemanlarından biri tarafından gönderildiğini
bu nedenle TCK 20/1’de bildirilen cezaların şahsiliği ilkesi aykırı olduğunu,
cezanın itirazen kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir.

Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin
kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek
ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve
Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”,
Avukatlık Yasası’nın 46. maddesi, “Avukat, işlerini kendi sorumluluğu altındaki
stajyeri veya yanında çalışan sekreteri eliyle de takip ettirebilir, fotokopi veya benzeri
yollarla örnek aldırabilir.”,

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile
meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalış-
mada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde
davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”,
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesi, “Avukat mesleki çalış-
masını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam
bir sadakatle yürütür.”,

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını
zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini
amirdir.

Şikâyetli avukat SMS’in takip elemanlarından biri tarafından SMS gönderildi-
ğini kabul, ancak cezaların şahsiliği ilkesi gereği disiplin cezası takdirinin Yasaya
aykırı olduğunu savunmakta ise de; Avukatlık Yasası’nın 46. maddesi avukatın
büro elemanı çalıştırabileceğini düzenlemiş olup, doğaldır ki bu elemanların eylem
ve tasarruflarından da sorumlu olacağı kuşkusuzdur. Bu nedenle itirazın yasal
dayanağı yoktur.

Gerek uyarı mektubunun gönderildiği 06.07.2010 ve gerekse SMS’in gönderildiği
23.07.2010 tarihinde mevcut bir takip olmamasına karşın takip yapıldığının
bildirilmiş olması, gerçek borçlu ile muhatap olunmayarak babası Şikâyetçinin
ödemeye zorlanması (ki borç Şikâyetçi tarafından ödenmiştir) genel hukuk ilkeleri
ile bağdaşmaz, nasıl ki cezaların şahsiliği ilkesi varsa borçların da şahsiliği ilkesi
vardır ve gerçek borçlu ile muhatap olunmalıdır.
Şikâyetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında işine ve müvekkiline
karşı gerekli özeni göstermediği anlaşıldığından, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını
ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını
sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikâyetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna
ve Avukatlık Yasası’nın 34, 46, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelerine aykı-
rı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirme yerinde olmakla itirazın reddi ile
kararın onanması gerekmiştir.

Sonuç olarak Şikâyetli avukat vekilinin itirazının reddi ile;

1-… Barosu Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin 09.02.2015
günlü ve 2014/708 Esas, 2015/61 Karar sayılı kararının ONANMASINA,
2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara
İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere, katılanların oy birliği ile karar
verildi.

 

Av Emine Aygören